Mumsema En son Sorular

Mumsema
  • 3
  • 3
Professional

Erkek veya kadınların avret yerleri

  • 3
  • 3

Erkeklerin avret yerleri neresidir? Kadınların avret yerleri neresidir?

Avret, insan vücudunda başkası tarafından görülmesi ayıp ya da günah sayılan yerlerdir. Setr-i avret ise avret sayılan yerleri örtmek demektir. Fıkıh kitaplarımızda avret meselesi iki farklı mevzuda konu edilir. Biri; namazın farzları/şartlarından olan setr-i avret başlığı altında, diğeri; kerâhiye ve istihsan bölümünde kişinin diğer kişiye bakabileceği ve dokunabileceği yerlerin beyanı hakkında olan başlık altında ele alınır. Bundan da anlaşılıyor ki avret iki türlüdür.

1. Namaz içinde avret

2. Namaz dışında avret

Namaz içinde avret, açıldığında namazın bozulduğu bölge de mektir. Ebû Hanife’ye (Allah ona rahmet etsin) göre; bir uzvun dörtte bire kadar olan kısmı açılırsa namaz sahih olurken, açılan kısım uzvun dörtte birini geçerse namaz bozulur. Imam Kerhi’ye göre cinsel uzuv ve makattan dirhem miktarından az bir yer bile açılsa namaz batıl olur. Ebû Yûsuf’a (Allah ona rahmet etsin) göre bir uzvun yarısından fazlasının açılması esas alınmıştır. Yarıdan azının açılması namaza zarar vermezken, fazlası namazı bozar. Yarısının açılmasının bozup bozmayacağına dair ise iki ayrı rivâyet vardır.

Meseleyi bu şekilde değerlendiren Molla Abdurrahman el-Ceziri “El-Fikhu Ale’l-Mezahibi-l Erbaa” adıyla yayınladığı dört mezhebe göre İslam fikhını anlatan eserinde konuyu namaz içinde bedeninden örtünmesi gerekli olan yerler ve namaz dışında örtmesi gerekli olan verler olmak üzere iki guruba ayırmıştır.

Hanefi mezhebine göre; erkeklerin namazda bedeninden örtünmesi gereken yerler şunlardır: Göbekten diz kapaklarına kadar olan yerlerin örtünmesi gerekir. Diz kapakları örtünmesi gereken yerlerdendir. Fakat göbek, örtünmesi zorunlu olan bölgeye dâhil değildir.

Erkekler namaz dışında da diz ile göbek arasında kalan bölgele ri örtmekle mükelleftirler. Yani kendisinin veya bakması helal ol mayan başkalarının görebilecekleri avret yerinin kapatılması vâcip olmaktadır. Ancak tedavi maksadıyla zarûret miktarı çerçevesinde açılmasına müsaade edilmiştir. Taharetlenmek için başkaları onu görmediği yerde ihtiyaç miktarı avret yerinin açılmasına izin veril miştir.

Kadınların namazda başlarından kulaklarının üstüne sarkan saçları dâhil bütün bedenlerinin örtülü olması gerekir.

عن عبد الله ، عن النبي صلى الله عليه وسلم ، قال : إن المرأة عورة،

فإذا خرجت انتشر فيها الشيطان

Zira Abdullah b. Ömer (Allah ondan raz olsun), Peygamber Efendimiz (sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Kuşkusuz kadın av rettir. Dışarı çıktığında şeytan onu saptıracak’ fırsat gözetir”

Ancak iki elin avuç içi, örtünmesi zorunlu yerlerden ayrılmıştır. Çünkü bunlar avret değildir. Ellerin sırt kısmı ise örtünmesi gere ken yerlerden sayılır. Ayakların dış kısımları avret değildir. Fakat iç kısımları avret yani örtünmesi gereken yerlerdendir.

(Hadis-i şerifteki terkibine şöyle mana veren de olmuştur: “Dışarı çıktığında şeytan onu erkekler için süslemeye çalışır,”)

Hanefi mezhebinde son dönemlerin en önde gelen âlimlerinden Muhammed Emin b. Âbidin namaz bahsinde avretten bahsederken şöyle der: “Kadının el ve yüzünün namazda avret olmadığı sahih görülen görüştür. Ayaklar ise bazı âlimlere göre; namazda avret de ğil, diğer bazılarına göre ise namazda avrettir.” İbn Âbidîn namazda setr-i avreti anlatırken devamla şöyle der: “Ayakların altı hakkında üç sahih kavil vardır. Birinci ve en sahih olan kavle göre ayakların altı avret değildir. İkinci kavle göre ayaklar altı üstü mutlak surette avrettir. Üçüncü kavle göre namaz dışında avret, namaz içinde avret değildir.”

Bu üç rivâyette ayakların üstünden bahsedilmemiştir.

Kemal b. Hümâm’in “Zâdu’l-Fakîr” adlı mukaddimesinde şöyle zikredilir: Sahih olan kavle göre ayağın dörtte birinin açılması na maza mânidir. Ayağın üstü açılsa namazı bozulmaz. Et-Timurtâşî bu kavli “iânetü’l-Fakir” adlı şerhinde “Hulása”ya nispet etmiş; sonra da İbn Maze’nin, el-Muhitu’l-Burhânî adlı eserinden naklen ayağın altı hakkında iki rivayet olduğunu, bunlardan daha sıhhatli olanına göre avret sayıldığını söylemiş ve şunları ilâve etmiştir:

“İhtilaf, sadece ayağın altı hakkındadır. Üstü tartışmasız olarak namaz içinde avret değildir. Onun için ayağın üstünün açılması so nucunda namazın bozulmayacağına katiyetle hüküm vermişlerdir. Lâkin allâme Kâsım b. Kutluboğa’ın sözünde ihtilafın ayağın altında olduğu gibi üstünde de mevcut olduğuna işaret vardır. Çünkü bunu naklettikten sonra şöyle demiştir: Sahih olan şudur ki, ayağın dörtte birinin açılması namaza mânidir. Zira ayağın üstü gösterilmesi ya sak olan ziynet yeridir.”

Allah Teâlâ bu hususta şöyle buyuruyor:

ولا يضربن بأرجلهن ليعلم ما يخفين من زيتهن

“Kadınlar gizledikleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar!”

Elin avuç kısmının avret olmadığı tartışılmazken, üst kısmının avret olup olmadığı tartışma konusu olmuştur. Namaz dışında avret olduğunu söyleyenler çoğunluktadır. İhtiyatın gereği namazda ve namaz dışında avretmiş gibi davranmaktır.

BENZER KONULAR:

Bir cevap bırakın

Bir cevap bırakın

Captcha Captcha'yı güncellemek için resme tıklayın.