Mumsema En son Sorular

Mumsema
  • 2
Pundit

Eşlerin birbirine karşı olan hak ve sorumlulukları nelerdir?

  • 2

EŞLER ARASINDA HAK VE SORUMLULUK DENGESİ

Ayet-i Kerime

يا أيها الذين آمنوا لا يحل لكم أن ترثوا النساء گزها ولا تغوهن لنذهبوا بغض تما أئيموهن إلا أن يأتين بقاجشة مينة وعاشروهن بالمعروف فإن گرهفوهن فعسى أن تكرهوا شيا ويجعل الله فيه خيرا كثيرا

“Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmanız size helal değildir. Açık bir hayasızlık yapmış olmaları dışında, kendilerine verdiklerinizin bir kısmını onlardan geri almak için onları sıkıştırmayın. Onlarla (hanımlarınızla) iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız, olabilir ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız da Allah onda pek çok hayır yaratmış olur.” (Nisa, 4/19)

Hadis-i Şerif

عن عائشة أن النبي صلى الله عليه وسلم بعث إلى عثمان بن مظعون فجاءه فقال: فإن لأهلك عليك حقا، وإن لضيفك عليك حقًا، وإن لنفسك عليك حقا
Hz. Aişe’den (r.a.) rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.s.) (kendisini ibadete vererek ailesiyle ilgilenmediğini duyduğunda) Osman b. Maz’ûn’u çağırmış ve şöyle buyur muştur: “Ailenin senin üzerinde hakkı var. Misafirinin senin üzerinde hakkı var. Nefsinin senin üzerinde hakkı var.” (Ebu Davud, Tatavvu, 27)

Açıklama:

İslam dini nikâhı, aile olmanın, eşler arası huzurun, aile bireylerinin hukukunu korumanın yanı sıra sağlıklı ve güçlü toplumları oluşturmanın da en önemli adımı olarak görmüştür. Eşler sevgi ve merhametle beslenen huzuru var etmenin çaba sini verirken devamını sağlamakla da sorumludurlar. Bu çaba karşılıklı hak ve sorumlulukları yerine getirmekle mümkün olacaktır.

İslami kaynaklarda hak kelimesi “korunması, gözetil mesi ya da sahibine odenmesi gerekli olan maddi veya manevi imkân” olarak tarif edilirken; sorumluluk, “kişinin kendine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken yükümlülüklerini zamanında gerçekleştirme zorunluluğu’dur. Her birey hakları kadar sorumluluklarının da takipçisi olmalıdır.

Aile olmak, bir hayatı paylaşmak ve farklı iki insanın birlikte yaşama becerisi geliştirmesidir. Evlilik öncesi kendi hakları ve sınırları çerçevesinde olan birey artık başka hakların ve sınırların içerisindedir. Başkalarının haklarının başladığı yerde bireyin sorumluluğu başlayacaktır.

Peygamber Efendimizin (s.a.s.), “Hepiniz sorumlusunuz (çobansınız) ve hepiniz yönettiklerinizden mesulsünüz. Devlet başkanı bir sorumludur ve yönettiklerinden mesuldur. Evin beyi bir sorumludur ve yönettiklerinden mesuldur. Evin hanımı da bir sorumludur ve yönettiklerinden mesuldur. Hizmetçi de efendisinin malı üzerinde bir sorumludur ve yönettiklerinden mesuldur.” (Buhari, Cum’a, 11) beyanıyla herkese bir sorumluluk

yüklenmektedir. Çoban örneği dikkate şayandır. Zira çoban, sürüsünün yaptığı hataya “Yapmasaydı, kendi etti kendi buldu.” mantığıyla bakmayandır. Eşler için sorumluluk; yapılacak yanlışları göz ardı etmeden önlem alabilmek, yönlendirebilmek ve sonucunu da karşılayabilmektir. Bu kadın için de erkek için de aynıdır.

Bununla birlikte, Cenâb-ı Allah nikahla oluşan bağın getir diği yükümlülükler olarak kadınların sorumlulukları kadar haklarının da bulunduğunu beyan buyururken, erkeklere bir derece fazla ekonomik sorumluluk yüklemiştir (Bakara, 2/228). Annesinin, eşinin, bekar kız kardeşinin ve kızının mali hakla rini korumak ve kollamak bağlamındadır bu sorumluluk

Kadının erkeğe, erkeğin kadına karşı hakları ve sorumluluk larını ayrı ayrı zikretmekten ziyade, her ikisinin birbirlerinden bekledikleri döngüsel hak esaslarını ele almak yerinde olacaktır. Bir başka ifadeyle birinin hak olarak beklediği diğerinin de hakkıdır, dolayısıyla başkasının haklarını yerine getirmek aynı zamanda sorumluluktur. O halde aile bireyleri aradıkları hakla rini sorumlulukları yerine getirmede bulacaktır.

Diyanet

Leave an answer

Leave an answer

Captcha Captcha'yı güncellemek için resme tıklayın.